Seçimlere artık kısa bir mühlet kalırken HDP ve PKK’nın yanında altılı koalisyonun da adayı olarak açıklanan Kemal Kılıçdaroğlu’na, terör örgütü PKK’dan üst üste dayanak bildirileri gelmeye başladı.
İşte birtakım PKK’lı ve HDP’li isimlerin açıklamaları;
HDP’Lİ SAKIK’TAN ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK VAADİ
HDP’li Sırrı Sakık yaptığı açıklamada skandal tabirler kullandı. Seçimleri yedili koalisyonun kazanması durumunda teröristbaşı Öcalan’a özgürlük verileceğini tabir etti.
PKK’DAN KILIÇDAROĞLU’NA RESMİ DESTEK
Terör örgütü PKK’nın Eşbaşkanı Bese Hozat, terör örgütünün kanalına yaptığı açıklamada PKK’nın seçimler bitene kadar askeri hareketlerine son verdiğini açıklarken, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ait “Biz HDP’nin millet ittifakını destekleme tavrını bedelli, kıymetli ve manalı buluyoruz. Seçimlerin sonucunu direkt etkileyecektir. Bu tavrı destekliyoruz.” sözleriyle Kılıçdaroğlu’na takviye verdi.
100 YILLIK CUMHURİYET’İ YIKACAĞIZ
PKK elebaşı Duran Kalkan, “6’lı masa birliklerini güçlendirecek. Önleri açıktır” derken öbür bir üst seviye PKK’lı Sabri Ok ise “100 yıllık Cumhuriyet’i yıkacağız” imasında bulundu.
“AK PARTİ VE MHP BÜYÜK TEHLİKE”
Son olarak, Terör örgütü PKK’nın kelamda yöneticisi Helin Ümit yaptığı açıklamada AK Parti ve MHP ittifakını “bölge için bir tehlike” olarak tanımlarken “AKP-MHP’nin bu seçimlerde hezimete uğratılması çok kıymetli.” sözlerini kullandı.
Sözde yönetici Helin Ümit şu tabirleri kullandı;
“Eğer bugün Türkiye’de, bir seçim süreci var ya, bir umut varsa, bir değişim arayışı varsa hala Türkiye’nin demokratikleşebileceğine dair beklentiler varsa bu Zap’taki, Avaşin’deki, Metina’daki savaşın sonucudur. Bunu herkesin bu türlü bilmesi lazım. Şayet AK Parti-MHP iktidarı sonuca ulaşsaydı maksatlarına ulaşsaydı, Bugün Türkiye’de kimse ağzını açamazdı. Şayet PKK savaşır durumda olmasaydı kimse Erdoğan’a, AK Parti-MHP’ye karşı sesini çıkaramazdı. Bunu herkesin bu türlü bilmesi lazım. Türkiye’de gerçek muhalefet yapabilmek, muhalif güç olabilmek demek, Aslında kürt halkının yanında durabilmekten geçiyor. Onu yapamayan hiçbir şeyi yapamaz. Türkiye toplumunun da Türkiye’deki demokratik kesitlerin de bu gerçekliği çok uygun anlaması lazım. Türkiye tarihinin en kritik, en değerli seçim süreçlerinden bir tanesi yaşanıyor. Bir iktidar değişimi değil, iktidarın el değiştirdiği bir seçim olarak görmemek lazım. Daha stratejik, aslında Türkiye’deki sistemin karakterinin belirleneceği bir seçim süreci oluyor. AK Parti-MHP ittifakı yolun sonundadır, sonuna gelmiştir. Bölge açısından çok önemli bir tehlikedir, tehdittir. AK Parti-MHP faşizminin bu seçimlerde hezimete uğratılması çok kıymetli. Burada küçük hesap yapmamak lazım.