Landsbergis, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Avrupa’yı totaliter idarelere verilen dayanak ve kelam konusu ülkelere yapılan yatırımlar nedeniyle eleştirdi.
Rusya’dan güç satın alınıp teknoloji transfer edildiğini belirten Landsbergis, “Sadece Rusya’ya komşu ülkelere değil, Batı toplumuna yönelik tehditleri de görmezden geldik. Ordular ihmal edildi, hudutlar savunmasız kaldı, işgalcileri püskürtme kapasitemiz azaldı.” değerlendirmesinde bulundu.
Landsbergis, Ukrayna’nın savunulmasının birebir vakitte Avrupa’nın kendini savunması olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Ne yazık ki jeopolitik körlüğümüz şimdi düzelmedi. Rus saldırganlığı tehdidini görmemeyi seçtik ve artık Çin saldırganlığı tehdidini görmemeyi seçiyoruz. Birebir yanılgıyı tekrarlamanın eşiğindeyiz. Rusya’dan Ukrayna’yı ve Gürcistan’ı işgal etmemesini istedik. Telefon görüşmeleri yaptık. Sonuç, trajik bir formda öngörülebilir bir felaketti. (Vladimir) Putin konusunda stratejimiz açıkça başarısız oldu. Artık, savunma harcamalarını ve üretimi artırmak yahut transatlantik ilişkimizi güçlendirmek yerine, öbür bir totaliterden Avrupa’da ‘barışı sağlamamıza’ yardım etmesini mi istiyoruz? Bu, Kuzey Akım doğal gaz boru çizgisinden daha büyük bir yanılgı olur.”
Çin’in yardımı olmadan Avrupa’yı savunabileceklerini belirten Landsbergis, “Yardım talep etmek yerine gücümüzü ortaya koymalıyız ve dünyaya Ukrayna, Avrupa ve ABD’nin Avrupa kıtasını garanti altına almaya istekli ve muktedir olduğunu göstermeliyiz. Göndermemiz gereken tek sinyal bu.” ifadesini kullandı.
Landsbergis, Avrupa’da barışın sağlanması için strateji değişikliğine gidilmesini önererek, “diktatörlere yalvarmayı önermiyorum” dedi.